17 Aralık 2012 Pazartesi

“Tarihin Işığında Trendlerin Gölgesinde Çocuk Büyütmek”

Ne kadar güzel bir cümle değil mi? Bu cümlenin sahibi Anneliğin Ötesinde kitabının yazarı,Alternatif anne kurucusu ,2 çocuk annesi ,müzisyen, Betty Ween olarak ta tanıdığımız dünyalar güzeli bir kadın Gülüş Türkmen.Annelik tarzınız ,yaşam tarzınızdır diyen Gülüş hanım bizlerle oldu bu hafta ve kendisini ,yaptıklarını ve çocuklarını anlattı.Bizlerle olduğu ve sorularımızı en içten şekilde cevapladığı için çok teşekkür ediyoruz.Herşeyin en güzeli onunla olsun melek kalpli annemiz bizim.
Gülüş hanım sizleride unutmadı ve 1 kişiye Anneliğin Ötesinde kitabını hediye edeceğini söyledi.18/12/2012 ye kadar yorumlarınızı bırakın RANDOM çekiliş ile 1 kişi bu kitaba sahip olacak.Hadi yorumlarınızı bekliyoruz.Buradan yorumlarınızı bırakabilirsiniz http://www.1baba1anne.com/gulus-turkmen-ile-roportaj/
 
Aslı ve Barış nasıl bir bebeklik dönemi geçirdiler? Çalışan anne olmanın sıkıntılarını siz de yaşadınız mı?
Barış doğduğunda çalışmıyordum. Bu hem benim, hem de oğlum için büyük bir şans oldu. Anneliğe ilk adım attığım günleri anne-bebek ilişkisini en güzel şekilde başlatmaya odaklanarak geçirdim. Barış’ın kolik atakları ilk günlerde bizi sarstı. Öğrendiklerimi gerçekten uygulamam sayesinde sarsıntılarla dans etmeyi başardık! Aslı ise çok daha kolay bir bebekti. Eşim telefonda bir tanıdığımıza durumu şu şekilde anlatmıştı: “Doğduğunu anlamadık bile!”. Eh, tabii, anneler gece az uyanıyorsa, babalar hiç uyanmıyor demektir!
Fotoğraf:Ekotölye
Fotoğraf:Ekotölye
AlternatifAnne.com nasıl ortaya çıktı? Neler yapıyorsunuz, bilgi verebilir misiniz?
Çocukluğumdan beri çevremdeki insanları inceleme alışkanlığım var. Anne olma cesaretini bana verenler, anneliği her şeye rağmen sakin ve kendilerini kaybetmeden yapanlar. Bu siteyi, böyle olmaya çabalayan ebeveynler için kurdum.
Annelik+ iş kadını olmanızın yanında bir de yazarsınız. Anneliğin Ötesinde’yi yazmaya nasıl karar verdiniz?
Alternatif Anne sayesinde sade bir anne olarak öğrenebileceğimden çok daha fazlasını öğrendim. “Matrix” filmindeki gibi, kendi kararlarımızı kendimiz veriyoruz zannederken, hatta kendimizi sürünün dışında zannederken nasıl bir takım ideolojilerin kuklaları olduğumuzu, üstelik annelik gururumuz yüzünden nasıl ısrarla bu yönde ilerlediğimizi gördüm. Biz bugün eski ebeveynlik yaklaşımlarına bakıp gülüyorsak, sonraki nesiller de bize bakıp gülecekler! Geriye kalan doğrular ise, kitapta yazıyor!
Fotoğraf:Ekotölye
17-25 Kasımda gerçekleşen TÜYAP kitap fuarında okuyucularınızla buluştunuz ve yeni yazmış olduğunuz Anneliğin Ötesinde kitabınızı da imzaladınız. Kitabınız hakkında okuyucularınızdan almış olduğunuz yorumlar nasıl?
Bu öyle bir kitap ki, “Kral çıplak!” diyor aslında. Hem annelerin savunma biçimlerinde, hem de moda ebeveynlik tarzlarında anlamsız, ucu açık veya çarpık olanları gösteriyor. Yazarken en son düşündüğüm şey, annelerin egosunu okşamaktı. Bu yüzden kitabın uzmanlar tarafından bir “klasik” veya bir “başucu kitabı” olarak nitelendirilmesi, annelerin de onu çok “rahatlatıcı” olarak nitelendirmeleri beni sevindirirken şaşırtıyor da. Ezberci bir toplum olarak yetişmişiz ama kendi beynimizle düşünmeye açmışız. Bunu gördüm.

Bu kitap ağaçların üzerine çıkıp ormana bakmanıza,belki daha önce hiç görmediğiniz bir açıdan durum değerlendirmesi yapmanıza yardımcı olacak.

“Anne”nin anlamını sorsak nasıl ifade edersiniz?
Anne belki dünyanın en önemli, en güzel sözcüğü ama, eğer onu istismar etmezsek. İngiliz yazar D.H. Lawrence, çocuk yetiştirmenin altın kuralının “çocuğun yakasından düşmek” olduğunu söyler. Bir de bu taraftan bakın anneliğe… Başkalarıyla armoni içinde yaşamayı öğrenme sanatıymış annelik. Tabii öğrenmek isteyenlere.
Annenizle kendinizi kıyasladığınız zaman farklılıklar görüyor musunuz?
Annem klasik Türk annesinden farklı bir tiplemeydi. Tabağımdakini bitirmeye zorlamaz, sokağa çıkarsam peşime düşmezdi. Sadece koluma bir saat takar, “Yarım saatte bir bana görün” derdi. Söylediklerime inanır, bana güvenir, benimle yetişkin gibi konuşurdu. Ama beni dilediği kadar emzirememiş, iş kadını olduğu için benimle istediği kadar ilgilenememiş. Ben ise bunları yapabilecek şekilde ayarladım kendimi. “Paranın gözü kör olsun!” mantığı var bende, fakir olayım ama çocuklarımın yanında olayım diye düşünüyorum.

En son olarak annelerimize neleri tavsiye edersiniz?
Aslında tavsiye veren kişi olmaktan rahatsızlık duyuyorum. Ağzı olan konuşur ya. Bu yüzden kitapta da hep uzmanların sözleri üzerinden ilerledim. Tavsiye zor iş, bir anneye bir şey söylüyorsunuz, o tam tersini anlıyor, yani nasıl duymak isterse öyle duyuyor. Belki verebileceğim tek tavsiye, algılarını açık tutmaları için “Anneliğin Ötesinde”yi okumaları olur. Tüm okurlarıma sevgilerimi sunarım :)
 

Tagged: , , , , , , ,

0 yorum:

Yorum Gönder